AYDIN HASAN/ANKARA- Suriye’nin doğusundaki çatışmalar, Deyrizor Askeri Meclisi Kumandanı Ahmet El Hubeyl ve kimi Askeri Meclis üyelerinin 27 Ağustos 2023’te bir toplantı esnasında tutuklanmasının akabinde tırmanmıştı. Bölgeden gelen son bilgilere nazaran; Arap aşiretleri, salı gününden itibaren kimi köylerde YPG’nin kelamda yol denetim noktaları ile karargahlarına taarruz düzenledi. YPG’nin denetimindeki DSG tarafından bölgeye yaklaşık 500 kişilik bir güç gönderildi. ABD öncülüğündeki milletlerarası koalisyona ilişkin savaş uçağı da, Arapların ağır olarak bulunduğu Deyrizor kırsalında alçak uçuş yaptı.
Geri tepti
Yeniden alevlenen çatışmaların, DAEŞ ile çabayı gerçek gayesini saklayan bir kalkan olarak kullanan terör örgütünün bölgenin dokusuna, demografisine ve yapısına uymadığını bir sefer daha ortaya koyduğu belirtiliyor. Arap çoğunluğa yönelik baskıcı uygulamalar ve bölgeyi tahakküm altına alma gayretlerinin geri teptiği, örgütün Suriye’nin doğal kaynaklarını kendi ayrılıkçı gündemi doğrultusunda talan etmesinin de yansıyı ağırlaştırdığı tabir ediliyor.
ABD endişeli
Milli Savunma Bakanlığı kaynakları da son çatışmalarla ilgili sorulara, “Bu çatışmalar devir dönem alevleniyor. Zira Deyrizor bölgesinde terör örgütü SDG ve YPG’nin yapmaya çalıştığı işlere oranın gerçek sahipleri olan lokal halk karşı çıkıyor. ABD’nin de o bölgeye bir ölçü SDG’liyi sevk ettiğine dair bilgiler var. İsrail ile İran ortasında yaşanan gerginlik sonrası İran’ın kimi ABD üslerine de saldırısı olmuştu. ABD’nin yeni bir akın telaşıyla SDG’lileri bu bölgeye sevk ettiğini değerlendiriyoruz” karşılığını verdi.
Bir haftada 64 terörist etkisiz hale getirildi
MSB Basın Halkla İlgiler Müşaviri Tuğamiral Zeki Aktürk basın bilgilendirme toplantısında, son bir haftada 64 teröristin etkisiz hale getirildiğini söyledi. Böylelikle, 1 Ocak’tan bugüne kadar 796’sı Irak’ın, 856’sı Suriye’nin kuzeyinde olmak üzere etkisiz hâle getirilen terörist sayısının bin 652’ye ulaştığını belirtti.
‘Rus üssü olumlu’
MSB kaynakları, Rusya ile Suriye rejiminin Ayn-el Arap bölgesinde ortak üs kurduğuna dair haberlerle ilgili ise şu değerlendirmeyi yaptı: “Barış Pınarı Harekatı sonrasında ABD ve Rusya ile iki mutabakat imzalamıştık. Bu mutabakatlar kapsamında; terörist ögelerin belirli bir bölgeye çekilmesiyle ilgili önlem alınması yer alıyordu. Bu kapsamda yapılacak her türlü çalışmayı olumlu olarak kıymetlendiriyoruz. Bu çalışmayı terör örgütü PKK/SDG/PYD-YPG varlığının o bölgede zayıflaması olarak kıymetlendiriyoruz. Bizim için temel olan hudutlarımızın, halkımızın güvenliğidir. O bölgelerden bize rastgele bir taciz, atak olması durumunda da gerekli karşılığı her vakit misliyle veririz.”